Bebeklerin muayenesinin yetişkinlerden ve daha büyük çocuklardan farklı olduğu bilinmektedir. Muayene sürecinde, sıralamanın yanı sıra bebeğin işbirliği seviyesine göre esneklik de gerekmektedir. Bebeklerin gelişim düzeylerinin, muayene sırasında gösterecekleri işbirliği derecesini etkilediği gözlemlenmiştir. Bu nedenle, muayene sırasında etkili ve nazik bir yaklaşım benimsenmelidir.
Genel Muayene ve Somatik Büyüme
Muayeneye başlamadan önce, bebeğin genel görünümü değerlendirilir ve ebeveyn-çocuk etkileşimlerinin kalitesi gözlemlenir. Bu esnada, ebeveynlerde stres veya depresyon belirtileri olup olmadığı kontrol edilmelidir. Bebeğe yavaşça yaklaşılır ve dikkatini çekmek için bir oyuncak veya nesne kullanılır. Bebeklerin muayenesi sırasında belirli bir sıra izlenmek zorunda değildir; bebeğin verdiği tepkiye göre uyum sağlanmalı ve rahatsız edici muayene yöntemleri sona bırakılmalıdır.
Somatik büyümenin değerlendirilmesi, bir çocuğun sağlığının en önemli göstergelerinden biri olarak kabul edilmektedir. Büyüme sapmaları, altta yatan bir sorunun erken belirtisi olarak görülebilir. Büyüme değerlendirmesi yapılırken, bulgular çocuğun yaşına ve cinsiyetine göre normal değerlerle karşılaştırılmalıdır. Bu süreçte en önemli araçlar olarak büyüme tabloları kullanılmaktadır. Büyüme tabloları, hastaların yaşıtlarına göre büyüme yüzdesini belirlemenize yardımcı olur.
Hayati Bulgular
Bebeklerde kan basıncının genellikle rutin olarak ölçülmediği, ancak belirli durumlarda gerekebileceği bilinmektedir. Sistolik kan basıncının en kolay ölçülebileceği yöntem olarak Doppler cihazı kullanılmaktadır. Bebeklerde nabız ölçümünün zor olabileceği, bu nedenle en iyi yöntemin femoral veya brakiyal arterleri palpe etmek ya da kalbi oskültasyon ile dinlemek olduğu belirtilmektedir. Bebeklerin solunum hızı genellikle 30 ila 60 nefes/dakika arasında değişmekte olup, normalden sapmalar anında fark edilmelidir. Vücut sıcaklığı ise özellikle enfeksiyon şüphesi varsa dikkatlice ölçülmelidir.
Deri Muayenesi
Muayene sırasında, bebeklerin cildi dikkatlice incelenmelidir. Bebeklerin cildinin ince ve hassas olduğu, bu nedenle normal ve anormal bulguları ayırt etmenin önemli olduğu belirtilmektedir. Bebeklerde yaygın olarak görülen cilt durumları arasında akrosiyanoz, milia ve doğum lekeleri yer almaktadır. Ayrıca, cildin hidrasyon durumu da değerlendirilmelidir.
Baş ve Boyun Muayenesi
Bebeklerin başı incelenirken, kraniyal sütürler ve fontaneller dikkatle palpe edilmelidir. Normal bebeklerde, anterior fontanelin yumuşak ve düz olduğu gözlemlenir. Bebeklerin baş asimetrisi gibi durumlar takip edilmelidir. Boyun muayenesinde ise lenf düğümleri, tiroid bezi ve trakea pozisyonu kontrol edilmelidir.
Göz, Kulak, Burun ve Boğaz (HEENT) Muayenesi
Bebeklerin göz muayenesinde, göz hareketleri, pupiller reaksiyonlar ve kırmızı refleks kontrol edilmelidir. Kulak muayenesi sırasında, otitis media gibi sorunlar aranmalıdır. Burun muayenesi ise burun pasajlarının açıklığı üzerinde yoğunlaşmalıdır. Ağız ve boğaz muayenesinde, dil, diş etleri ve ağız içi yapılar incelenmeli, bebeklerde yaygın olarak görülen pamukçuk gibi durumlar kontrol edilmelidir.
Göğüs ve Kalp Muayenesi
Göğüs muayenesi sırasında, solunum hareketleri ve paternleri gözlemlenmelidir. Oskültasyon ile kalp sesleri dinlenmeli, üfürüm veya diğer anormal sesler olup olmadığı değerlendirilmelidir. Kalp atış hızı ve ritmi dikkatlice kontrol edilmeli, periferik nabızlar palpe edilmelidir.
Abdomen Muayenesi
Bebeklerde abdomen muayenesi sırasında karaciğer ve dalak palpe edilmeli, karın şişkinliği veya hassasiyet olup olmadığı kontrol edilmelidir. Ayrıca, umblikal bölge ve kasık fıtıkları gibi durumlar da değerlendirilmelidir.
Genital Muayene
Bebeklerin genital bölgesi incelenirken, cinsiyete özgü yapılar dikkatle değerlendirilmelidir. Kız bebeklerde labia ve klitoris, erkek bebeklerde ise penis ve skrotum incelenmelidir. Ayrıca, her iki cinsiyette de rektal muayene ile anüsün durumu gözlemlenmelidir.
Kas-İskelet Sistemi ve Sinir Sistemi Muayenesi
Bebeklerin kas-iskelet sistemi muayenesinde, eller, ayaklar ve omurga incelenmelidir. Kalça çıkığı gibi durumlar dikkatle kontrol edilmelidir. Sinir sistemi muayenesinde ise bebeklerin motor fonksiyonları, refleksleri ve kas tonusu değerlendirilmelidir.
Bebeklerin baştan sona fiziksel değerlendirilmesi, hemşirelerin temel görevlerinden biri olarak kabul edilmektedir. Bu rehberde ele alınan adımların, bebeklerin sağlık durumlarının kapsamlı bir şekilde değerlendirilmesi ve olası sağlık sorunlarının erken dönemde tespit edilmesi amacıyla kullanılabileceği belirtilmiştir. Doğru uygulamaların, bebeklerin güvenliğini sağlamak ve sağlık hizmetlerinin kalitesini artırmak için kritik önem taşıdığı vurgulanmaktadır.
Kaynakça
Bickley, L. S., & Szilagyi, P. G. (2017). Bates’ guide to physical examination and history taking (12th ed.). Philadelphia, PA: Wolters Kluwer.
Seidel, H. M., Ball, J. W., Dains, J. E., Flynn, J. A., Solomon, B. S., & Stewart, R. W. (2015). Mosby’s guide to physical examination (8th ed.). St. Louis, MO: Elsevier